Dünyada şeffaf yayıncılık dönemi


Kitabının kaç adet satıldığını bilmek, yazarın en doğal hakkı. Bu bilginin elde edilebileceği en sağlam kaynak da yayıncı. Gelin görün ki, kimi yayınevleri, satış rakamlarını kendi yazarından bile saklar veya gelişigüzel rakamlar vererek, yuvarlak hesaplarla yazarını geçiştirmeye çalışır. Verilen rakamların sahihliği de çoğu zaman tartışılmıştır. Yazar ve yayınevi arasında kavgalara, hatta yol ayrımlarına sebep olan bu "Kitabım kaç adet sattı?" konusuna şeffaflık getirmek isteyen projeler olmadı değil, fakat meseleyi bütünüyle çözen bir sistem henüz kurulabilmiş değil.

Geçtiğimiz haftalarda ABD'nin önemli yayınevlerinden Simon&Schuster yazarlarına kitaplarının kaç sattığı bilgisini online görebilecekleri bir sisteme (author portal) geçtiğini duyurdu. Bunun ardından iki büyük yayınevi Random House ve The Hachette Book Group da 2012'de böyle bir sisteme geçmek için çalıştıklarını açıkladı.

Simon&Schuster'in projesi, bünyesindeki yazarların "Kitabım kaç adet sattı?" sorusunun üzerindeki sis perdesini kaldırarak ilk elden bilgiyi yazarıyla paylaşmayı amaçlıyor. Simon&Schuster, The Hachette Book Group ve Random House'un ortak görüşü, "yazarların ve yazar ajanlarının bu bilgiye ihtiyaç duydukları anda erişebilecekleri ve bu sayede daha şeffaf satış rakamlarının ortaya çıkacağı" yönünde. Simon&Schuster'ın yeni sistemi, yazarlara aynı zamanda yayın dünyasından haberler ve sosyal medyayı nasıl kullanacaklarına dair ipuçları da veriyor.

Simon&Schuster'in şeffaflık atağının altında başka nedenler de var aslında. Dünyadaki pek çok yazar, online kitap satış devi Amazon'un yazarlara sunduğu hizmet sayesinde satış rakamlarını takip edebiliyor, ama bu ilk elden bir bilgi değil ne yazık ki. Amazon, bu rakamları aracı kurumlar sayesinde derliyor. Nielsen BookScan gibi, yazarların kitaplarının kaç adet basıldığını takip eden firmalar mevcut.

İŞ BANKASI KÜLTÜR YAYINLARI'NIN PROJESİ NE OLDU?
Peki, Türkiye'de şeffaf yayıncılık hangi âlemde seyrediyor? İş Bankası Kültür Yayınları, 2007'de kuruluşunun 50. yılına bünyesindeki yazar ve çevirmenleri sevindirecek bir çalışmayla girmişti. Türkiye'de ilk kez uygulanacak sistem sayesinde, eser sahipleri yayınevinin kendilerine verdiği şifreyle, kitaplarının ne kadar basıldığını, nasıl bir satış grafiği izlediğini ve stoklardaki durumu yayınevinin internet sitesinden takip edebileceklerdi. Hatta yazar ve çevirmenler, uygulamanın tanıtıldığı toplantıda kendilerine ait şifreleri bile almıştı. İş Bankası Kültür Yayınları'nın Batı'dan yıllar önce hayata geçirdiği şeffaf yayıncılığın gidişatını ve dört yıllık tecrübeyi merak ettik. Fakat yayınevinden herhangi bir cevap alamadık. Ne yayınevinin yöneticileri ne de çalıştıkları halkla ilişkiler şirketi sorularımıza cevap verdi. Anlaşılan o ki, 55. yılını kutlamaya hazırlanan İş Bankası Kültür Yayınları'nın "Türkiye'deki kültür ortamına yeni ve çağdaş bir anlayış getireceğini" belirttiği proje yarıda kalmış.

OKUR ŞEFFAF YAYINCILIĞIN NERESİNDE?
Şeffaf yayıncılığın bir adım ötesi sadece yazarların satış rakamlarını bilmesi değil, okurun da bu şeffaflığa dahil olması. Zira, kitapların üzerinde yer alan aynı baskıya ait farklı basım sayıları okuru da bir nevi aldatmacayla karşı karşıya bırakıyor. Kitap sitelerinin, kitap eklerinin en çok satan listelerinin yanı sıra, bir hafta içinde "üçüncü, beşinci, onuncu baskı yaptı" gibi haberlere aşina edebiyat dünyasının da bu şeffaflığa ihtiyacı var, hatta yayınevlerinin bu satış rakamı çılgınlığını bir kanuna, kurala bağlayacak bir kuruma.

Musa İğrek, Londra
Zaman Gazetesi
19/12/2011

Yorumlar